Türk uzmanlar: ‘Ukrayna İstanbul anlaşmasını çöpe atmanın yollarını artıyor’

“`html

İstanbul’da 16 Mayıs ve 2 Haziran tarihlerinde bir araya gelen Rusya ve Ukrayna delegasyonlarının ulaştığı sonuçların Ukrayna tarafından durdurulduğu bildirildi.

2 Haziran’da gerçekleştirilen son toplantılarda, esir takası üzerine önemli ilerlemeler kaydedilmişti. Rus heyetinin lideri, Devlet Başkan Yardımcısı Vladimir Medinskiy, bu görüşmelerde iki tarafın ‘en geniş kapsamlı‘ esir değişiminde anlaşmaya vardıklarını açıklamıştı.

Yaklaşık bir saat süren 2 Haziran toplantısında, ağır yaralı esirler ile 18-25 yaş grubundaki genç askerlerin ‘tümü karşılığı tümü‘ şeklinde değişimi konusunda uzlaşmaya varıldı. Dikkat çeken detay ise, 6000 Ukraynalı asker cesedine karşılık olarak 6000 Rus askerinin cenazesinin iadesi hususuydu. Ukrayna Savunma Bakanı Rüstem Umerov, bu anlaşmayı “insani bir adım” olarak değerlendirdi.

Ukrayna, aniden vazgeçti

Takas sürecinde 6 bin askerin cenazelerinin teslim edilmesi kararlaştırılmıştı. Rusya’nın cenazelerin iadesi için ‘her an hazır‘ olduğu vurgulanmışken, getirilecek cesetlerin Belarus sınırına taşınacağı belirtilmişti.

Ancak Ukrayna’nın, cenazelerin kabulü ve esir takası sürecini beklenmedik bir biçimde süresiz olarak ertelendiği duyuruldu.

Rus müzakereci Vladimir Medinskiy, Ukrayna’nın bu tutumuna tepki göstererek Kiev yönetimini İstanbul’daki anlaşmalara uymaya davet etti. “Esir değişimi insani bir konudur. Daha önce üzerlerinde mutabık kalınan sürecin ertelenmesi, kabul edilemez bir durumdur” şeklinde konuşan Medinskiy, bu gecikmenin kurbanlar açısından ciddi sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.

‘Ukrayna, İstanbul görüşmelerine uymaktan kaçıyor’

Ukrayna’nın, esir takası ve ölü askerlerin teslimatı konusundaki adımlarını yorumlayan Uluslararası İlişkiler Uzmanı Prof. Dr. Bilal Sambur, aşağıdaki noktaları vurguladı:

İstanbul görüşmeleri büyük bir umutla başladı. Hatta Trump ve Putin’in zirve için oraya katılacakları beklentisi oluşturulmuştu. Rusya ve Ukrayna arasındaki çatışmalara bakıldığında, bazı konularda mütevazi anlaşmalara varılmıştı. En önemlisi esir takası konusunda yapılan anlaşmaydı. Ancak Trump’ın Putin ile görüşmesinden sonra, iki taraf arasındaki saldırıların artması, İstanbul görüşmelerinin anlamını kaybettirdi. Amerika, daha sert bir üslup benimsemeye başladı. Avrupa ve Ukrayna, daha saldırgan bir dil kullanmaya yöneldi. Ukrayna’nın etrafında yeniden birleşme çabaları gözlemlendi. Bu gelişmeler, Ukrayna’nın İstanbul görüşmelerine uyup uymama yollarını aramaya başlamasıyla sonuçlandı. Esirleri almamak gibi çeşitli direniş biçimlerini sergilemeye başladı. Bu çerçevede Ukrayna’nın İstanbul görüşmelerinin bir anlamı kalmadığı anlaşılıyor. İstanbul’daki anlaşmalar çerçevesinde esir takası, artık gündemden çıkmış gibi görünüyor. Bu durum, yeni bir diplomatik platform oluşturulmasını ya da iki ülke arasındaki çatışmaların derinleşme olasılığını gündeme getiriyor. İstanbul Mutabakatı, yalnızca esir takasına odaklanmıyor, aynı zamanda diplomatik bir platform oluşturmayı hedefliyordu. Ukrayna, bu durumu kendisi için faydalı bulmadığı için bu bağları koparmanın yollarını arıyor. Bu durum aynı zamanda, Ukrayna’nın İstanbul toplantısının işlevselliğini sorgulamasının ardında stratejik hedefler barındırdığını düşündürüyor. Bu hedef, İstanbul görüşmeleri etrafında bir diplomatik kriz yaratarak, Trump’ın Rusya’ya karşı alabileceği olası yaptırım politikalarını meşrulaştırma çabasıdır.

‘Amaç, üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek’

Tarihçi Doç. Dr. Mehmet Perinçek, Kiev yönetiminin kendi varlığını sürdürmek için savaşın devam ettiğini belirterek şu sözlerle ifade etti:

Ukrayna’nın niyetinin, üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olduğu açık. İstanbul görüşmelerinin hemen öncesinde, hem demiryollarına yapılan saldırılar hem de Rusya’nın askeri havalimanlarına düzenlenen saldırılar, bu süreçleri sabote etme amacını taşıyordu. Ukrayna, belki de bu saldırıları gerçekleştirerek Rusya’nın İstanbul’daki görüşmelere katılmasını önlemek istemiştir. Ancak görüşmeler gerçekleşince, esir takası veya cenazelerin değişimi konusundan kaçış mümkün olmadı. Nihayetinde, insani taleplere karşı koymak zorunda kaldılar. Fakat yine de işin zorlayıcı bir hale geldiği görülüyor. Buradan şu sonucu çıkarabiliriz: Kiev yönetiminin, Rusya ile barış sağlamak gibi bir niyeti yok. Aksine, savaşa bağlı olarak var olmaya devam etmeye çalışıyorlar. Savaş devam ettikçe, Kiev yönetiminin gücü de sürecektir. Eğer savaş sona ererse, bu rejimin de sonu gelecektir. Zira, Ukrayna’nın kayıpları ve altyapı sorunları göz önüne alındığında, savaşın sonlanmasının ardından Batılı ülkelerin de gözleri Ukrayna topraklarına dikebilecektir. Yolsuzluk oranları oldukça yüksektir ve bu durum bile Trump’ın bile dikkatini çekmektedir. Savaş yardımlarının büyük bir kısmının diğer alanlara gittiği, Kiev yönetiminin çevresinde paylaşıldığı iddiaları yaygındır. Bu nedenle, savaşın sona ermesi, iktidara karşı ciddi tepkilere yol açacaktır. Hatta Zelenskiy’in değişimi bile konuşulmaktadır. Sonuç olarak, Kiev yönetiminin herhangi bir insani adım atmaktan kaçındığı görülmektedir. Bu durum, savaşın, Avrupa’daki şahinler adına olabildiğince şiddette tutulması için bir araç olarak kullanılmak istenmektedir.

“`

Related Posts

İhanetin bedeli ağır oldu: Kız tardeşiyle aldatıldığını gören kadın kocasını hastanelik etti

Sosyal medyada gündem olan olayda, eşinin ihanetine uğrayan bir kadın, kocasını kendi kız kardeşiyle birlikte yakalayınca öfkesine yenik düştü. Yaşananlar kameraya yansırken, aldığı darbelerle yaralanan adam hastaneye kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

105 kişiye mezar olan Bilge Sitesi davası… İstinaf, MHP’li eski belediye başkanının cezasını onadı!

Adana Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi, 6 Şubat depremlerinde 105 kişinin hayatını kaybettiği Bilge Sitesi davasında, eski MHP’li Osmaniye Belediye Başkanı Kadir Kara, imar müdürlüğü çalışanı Sevinç Ayşe Argun, fenni mesuller Ayhan Gedik ve Haluk Koç’a verilen 21’er yıl hapis cezasını hukuka uygun buldu.

Srebrenitsa’da toprağa verilecek 7 soykırım kurbanı için mezar yerleri kazıldı

Bosna Hersek’teki Srebrenitsa’da Sırpların gerçekleştirdiği soykırımın 30. yılında, toplu mezarlarda cesetlerine ulaşılan ve bu yılki anma törenlerinde defnedilecek 7 kurban için mezar yerleri kazıldı. Avrupa’da İkinci Dünya Savaşı’nın ardından …

DEM Parti’den TBMM’de “Genel Görüşme” talebi

DEM Parti Grup Başkanvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Sezai Temelli, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Kobani Davası’nda tutuklu bulunan diğer siyasetçiler hakkında AİHM kararlarının uygulanarak siyasetçilerin ”derhal serbest bırakılmaları için Meclis’te Genel Görüşme açılmasını” talep etti.

Kırklareli’de ‘yan baktın’ tartışmasında tabanca ile öldürüldü

Olay, saat 16.30 sıralarında İnönü Mahallesi Hürriyet Caddesi üzerinde meydana geldi. Berber dükkanı önünde oturup çay içen Cengiz Çeltikli ile yoldan geçen Ufuk Y. arasında iddiaya göre, ‘yan baktın’ nedeniyle tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede …

Sel felaketinde ölü sayısı 111’e çıktı kayıplar 170’i aştı

Teksas’ın Kerr County bölgesinde meydana gelen sel felaketi, eyalet tarihinin en ölümcül doğa olaylarından biri haline geldi. Teksas Valisi Greg Abbott, şu ana dek 111 kişinin öldüğünü ve 161 kişinin kayıp olduğunu açıkladı. Vali Abbott, “ortak …